Page 158 - 8_sf_gold_tur_den
P. 158
12. Türkçede cümleler genelde kurallı olur. Fakat bazen günlük konuşmalarda ve şiirlerde devrik cümleler kullanı-
lır. Bu şekilde yapılmasındaki temel amaç, anlamı güçlendirmektir.
Buna göre,
Eskisi gibi yaşıyorum gezerek, düşünerek/ Biletsiz biniyorum, vapura, trene/ Alışveriş ediyorum pazarlıksız ve
umursamadan
dizelerinin kurallı cümleler hâline getirilmiş şekli aşağıdakilerden hangisidir?
A) Yaşıyorum eskisi gibi gezerek, düşünerek. Vapura, trene biletsiz biniyorum. Pazarlıksız ve umursamadan alışveriş ediyorum.
B) Eskisi gibi gezerek, düşünerek yaşıyorum. Vapura, trene biletsiz biniyorum. Pazarlıksız ve umursamadan alışveriş ediyorum.
C) Eskisi gibi gezerek, düşünerek yaşıyorum. Vapura, trene biniyorum biletsiz. Pazarlıksız ve umursamadan alışveriş ediyorum.
D) Yaşıyorum eskisi gibi gezerek, düşünerek. Vapura, trene biletsiz biniyorum. Alışveriş ediyorum pazarlıksız ve umursama-
dan.
13. Bir sanat eserinin gerçek değerinin ortaya konulması için yazılan yazılara eleştiri yazıları denir.
Buna göre aşağıdaki metinlerden hangisi bir eleştiri yazısından alınmıştır?
A) Roman; belli bir tarihsel ya da coğrafi çevre içindeki belli bir kişi ya da bir grup insanın başından geçenleri, bu insan ya
da insanların iç ve dış yaşantılarını belli bir kronolojik, mantıksal, duygusal ya da sanatsal ilişkiyi gözeterek öyküleyen ve
belli bir uzunluğu aşan anlatılar için kullanılan edebi terimdir. Edebi türler içinde en yenisidir.
B) Peyami Safa, babası gibi şair olan amcaları Ahmet Vefa ve Ali Kâmi’nin yönlendirmesiyle edebiyata başladı. Kardeşi İlha-
mi ile çıkardığı “Yirminci Asır” adlı akşam gazetesinde “Asrın Hikâyeleri” başlığıyla yazılar kaleme almıştır.
C) Huzur, okuduğum en güzel aşk romanı. Mümtaz, Nuran’a olduğu kadar, İstanbul’a da âşıktır. Huzur’da İstanbul sadece
bir güzel şehir, roman kişilerinin içinde yaşadığı bir çevre değildir; başlı başına bir roman kişisidir, bir sevgilidir.
D) Sığınma evleri ailenin yerini tutmaz, böyle bir iddiası yoktur, kimseyi suçlu da ilan etmez. Bir kadın şiddete uğramış,
sokağa atılmış veya can güvenliğinden mahrum kalmışsa genelde kendisiyle birlikte bu kötülüklere maruz kalmış
çocuklarıyla birlikte sığınacak bir yer aradığında sığınma evleri onlara kucak açan bir yuvadır.
14. Aşağıda bazı söz sanatlarının açıklaması verilmiştir.
❖ Abartma; bir varlığı, olayı ya da düşünceyi olduğundan daha küçük ya da büyük gösterme sanatıdır.
❖ Benzetme, aralarında farklı yönlerden ilgi bulunan iki şeyden zayıf olanın kuvvetli olana benzetilmesidir.
❖ Kişileştirme, insana ait özelliklerin insan dışındaki varlıklara verilmesiyle yapılan söz sanatıdır.
Buna göre aşağıdakilerin hangisinde açıklaması verilen söz sanatlarından herhangi birine yer verilme-
miştir?
A) Bir yanda Galata bir yanda Kız Kulesi, B) Ey başının üstünde dünyayı taşıyan çocuk!
Cennetten bahçedir her bir köşesi, Hangi para emeğini karşılasın?
İçimi kaplamışsa sensiz kalma endişesi, Ağır değil mi bu omuzlarındaki yük? GENEL DENEME 10
Artık gitme vakti geldi demektir. Sen, sokaklarda oynayacak yaştasın…
C) Ve biraz huzur olsa başucumuzda, D) Yanı başında haksızca dikilen
Bahçemizde ıhlamurdan ağaçlar Gökdelenin heybeti değildi
Ve bir demlik çay, Gecekonduyu endişelendiren,
Bir de okunası kitaplar… Bahçesinde güneşsiz kalan çiçeklerin
Zamanla solacak olmasıydı…
157