Page 73 - 8pup_ink
P. 73

TEST   Mİllİ BİR DestAN: YA İstİKlAl YA ÖlüM!
             27
                   DİRENİŞTEN DİRİLİŞE SAKARYADAN bÜYÜK TAARRUZA - 2


          1.   Sakarya zaferinden sonra Müttefik devletler dışişleri bakanları, Mart 1922’de Anadolu meselesini tartışmak üzere
              Paris’te düzenledikleri konferansa Türk ve Yunan taraflarını davet etmişti. Konferansta TBMM Hükümetine ateşkes
              teklifinde bulunmuşlardı. Hemen ardından Türkiye’nin cevabını beklemeden Sevr Antlaşmasını çağrıştıran bir barış
              antlaşması teklif edilmiş, TBMM Hükümeti, Misakımilli’ye aykırı olduğu için bu teklifleri reddetmişti. Bununla bera-
              ber TBMM Hükümeti, barışseverliğini göstermek adına karşı tekliflerde bulunmuşsa da Müttefik devletler önerileri
              kabul etmemişti. Gelişmeler üzerine Mustafa Kemal Paşa, Anadolu sorununun siyasetle çözülemeyeceğine kanaat
              getirmişti. Bu nedenle askeri hazırlıklara hız vermişti; lakin İtilaf devletleriyle barış teşebbüslerini sonlandırmamıştı.
              Dâhiliye Vekili Fethi Bey’i Büyük Taarruz’dan hemen önce Avrupa’ya göndermişti. Fethi Bey, Paris ve Roma’da iyi kar-
              şılanmışsa da Londra’da yeterince kabul görmemişti. Fethi Bey de Mustafa Kemal gibi Anadolu sorununun siyaset-
              le çözülemeyeceğini düşünüyordu. (Uğur Üçüncü ve Sadık Sarısaman - Arşiv Belgelerine Göre Büyük Taarruz)
              Buna göre;
                I.  TBMM Hükümeti bir yandan barış diplomasisi yürütmüş diğer taraftan da askeri hazırlıklarını sürdürmüştür.

               II.  Tam bağımsız bir ülke hedefine diplomasi yoluyla ulaşılamayacağı anlaşılmıştır.
               III.  İtilaf Devletleri, Sevr Antlaşması’nı Türk tarafına kabul ettirme politikasından vazgeçmemiştir.
                IV.  Türkiye, sorunun sadece barışçıl yollarla çözümü için çaba sarf etmeye devam etmiştir.

              yargılarından hangilerine ulaşılabilir?
              A)  I ve III          B)  I, II ve III       C)  II, III ve IV      D) I, II, III ve IV

          2.
                Ekim 1921’den bu yana geçen hazırlık dönemin-  Afyon-Eskişehir çizgisine yerleşerek cephe oluştu-
                de, gerek iç, gerekse dış kaynaklardan imkânlar   ran Yunanlar, savunmalarını oldukça güçlendirmiş-
                oranında yapılabilen ikmallerle Batı Cephesin-  ti. Batı Cephesi Komutanlığının 26 Temmuz 1922
                deki Türk kuvvetlerinin, 26 Ağustos 1922’ öncesi   öncesi istihbaratına göre Yunan birliklerinin insan,
                insan, silah, cephane sayısı bakımından ulaştığı   silah, cephane sayısı bakımından ulaştığı seviye
                seviye şöyleydi:                            şöyleydi:




                ASKER SAYISI               186.900           ASKER SAYISI               195.000

                HAFİF MAK. TÜFEK            2092             HAFİF MAK. TÜFEK            3152

                PİYADE TÜFEĞİ              98.596            PİYADE TÜFEĞİ              130.000
                AĞIR MAK. TÜFEK              870             AĞIR MAK. TÜFEK             1020
                TOP                          323             TOP                          344

                KILIÇ                       5236             KILIÇ                       3000


              Yukarıdaki tablolarda, iki taraf kuvvetlerinin Ağustos 1922 içindeki mevcutlar bakımından yapılacak
              bir karşılaştırmada;

                I.  Hafif makineli tüfek sayılarında Yunan ordusu lehinde bir fark bulunmaktadır.
               II.  Yunan ordusunun, ağır makineli tüfek ve top sayısında Türk ordusundan üstün durumda olduğu görülmek-
                 tedir.

              III.   Kullanılacak olan kılıç sayısında Türk tarafı aleyhinde farklar bulunmaktadır.
              çıkarımlarından hangilerinin doğruluğuna ulaşılabilir?
              A)  Yalnız III        B)  I ve II            C)  II ve III          D) I, II ve III

                                                       73
   68   69   70   71   72   73   74   75   76   77   78