Page 55 - 8pup_tur
P. 55
TEST Parçada Anlam
4 Dil ve Anlatım
8. Üç dizesinin sonunda ses benzerliği vardır.
Bütün dizelerin hece sayısı birbirine eşittir.
Anlatımı güçlendirmek amacıyla, aralarında ortak nitelik bulunan iki varlık ya da kavramdan, ortak nitelik
yönünden güçlü olandan zayıf olana aktarma yapılmıştır.
Aşağıdaki dörtlüklerden hangisi bu özelliklerin tümünü içerir?
A) B)
Senden aldım bu feryadı Benden selam olsun Bolu beyine
Bu imiş dünyanın tadı Çıkıp şu dağlara yaslanmalıdır
Anılmazdı Veysel adı Ok gıcırtısından gürzün sesinden
O sana âşık olmasa Dağlar seda verip seslenmelidir
C) D)
Yavru keklik gibi kaynar eğlenir Bağrımdaki açan çiçek
Mis kokulu yağlar ile yağlanır Türlü koku türlü irenk
Sabah akşam türlü yazma bağlanır Bu bendeki olan gerçek
Eğip geçer yeşil başın sevdiğim Sen olmasan ben olmazdım
9. Nasrettin Hoca'nın bazı fıkralarında deyimlerin oluşumuna dair ipuçlarına rastlanır. Halk çok sevdiği için ano-
nim olan deyimleri Nasrettin Hoca'nın hayatıyla ilişkilendirmiştir.
Aşağıdaki fıkralardan hangisi bu cümlede sözü edilen duruma örnek gösterilebilir?
A) Hoca bir gün hamama gider. Hamamcılar onunla hiç ilgilenmez; eski bir peştamal, yırtık bir havlu verirler. Hoca sesini
çıkarmaz. Hamamdan çıkarken uzatılan aynaya yüklüce bir bahşiş bırakır. Bir hafta sonra aynı hamama geldiğinde bu
kez büyük ikramlar görür, fakat çıkarken aksine pek az bir bahşiş bırakır. "Efendi" der hamamcılar, "Gösterdiğimiz o kadar
ilgiye, saygıya karşı bu kadarcık mı bahşiş verilir?". "Bugün verdiğim, geçen haftanın bahşişiydi." der Hoca, "Geçen hafta
verdiğim de bugünkü hizmetinizin karşılığıydı. Böylece ödeştik!"
B) Komşusu Hoca'dan urganını (kalın ip) istemiş. Hoca içeriye girip çıkmış. "İp boş değil." demiş, "Kadınlar üstüne un sermiş-
ler." Komşusu "Bu nasıl iş efendi?" demiş, "Hiç ipe un serilir mi?". "Serilir." demiş Hoca, "Vermeye gönlün olmayınca ipe un
da serilir."
C) Köylünün birisi, diğer bir köylüden 10 kile buğday alacağı olduğunu iddia ediyormuş. Aslında böyle bir alacağı yokmuş
ama adam bir yalancı şahit bulup, mahkemeyi aldatıp on kile buğdayı almayı planlıyormuş. Yalancı şahit ararken Nas-
reddin Hoca "Ben şahitlik yaparım." deyince adam pek sevinmiş. Öyle ya Hoca şahit olunca, Kadı efendi kolaylıkla karar
verebilir.
Mahkemede Kadı efendi Hoca'ya sormuş :
– Bu adamın şu adamdan on kile buğday alacağı varmış. Ne diyorsun?
Nasreddin Hoca "Evet Kadı efendi. Bu adamın bu adamdan on kile arpa alacağı vardır" deyince adam atılmış:
– On kile buğday diyecekti, dili sürçtü herhalde."
Hoca da durur mu:
– Yalan olduktan sonra ha buğday, ha arpa . Ne fark eder?
D) Nasreddin Hoca bir köye konuk olmuş. Yatsı namazını kılmışlar. Biraz hoşbeşten sonra, yatma zamanının geldiğini hatır-
latmak için "Hocam, insan neden esner?" demişler. Hoca "Ya açlıktan, ya da uykusuzluktan..." demiş. Kendini zorlayıp
esnedikten sonra da eklemiş: "Amma benim henüz uykum yok."
55