Page 158 - 8ogtur_sb
P. 158

5.   Bu hafta yazacak o kadar çok şey yaşadım ki…   7.   Bu yaz akşamı kendine vakit ayırabilecekti. Yemek-
               Haftaya aslında moralsiz başlamıştım. İlk iki gün   ten sonra çayını demleyip balkona çıktı. Neredey-
               çektiğim baş ağrısı beni çok bunalttı. Ne olduysa   se bütün şehir ayaklarının altındaydı. Şehri izler-
               çarşamba sabahı oldu. Uyandığımda içim kıpır     ken köyde geçirdiği çocukluğunu düşünmeye
               kıpırdı.  Ne  başımda  ağrı  ne  gönlümde  sızı…   başladı. On yaşında babasıyla gelmişti ilk kez bu
               Doğaya koşmak istedim hemen. Kahvaltı bile yap-  şehre. Ağaç olmayan yerde de yaşanılır mıymış,
               madan attım kendimi kırlara. Evimizin yaslandığı   diye mırıldana mırıldana dolanmışlardı akşama
               tepedeki koruluğa gittim. Saatlerce aradım sesini   dek. Kapı zilinin sesiyle irkildi. “Hayırdır inşallah,
               duyduğum bülbülü. Ses var görüntü yok sözü bu    kim olabilir?” diyerek kapıya yöneldi.
               durumu anlatmak için kullanılmış sanırım. Olsun,   Bu metnin türü aşağıdakilerden hangisidir?
               bülbülü göremesem bile sesini duyabiliyorum
               ya… Benden mutlusu yoktur bugün. Son iki haf-    A)  Anı                  B)  Biyografi
               tadır birer cümle yazdığım düşünülürse bu haftayı   C)  Roman             D) Destan
               boşuna övmemişim. Daha anlatacak çok şey var
               ama kısa keseyim, nazar değmesin.

               Bu parça aşağıdaki metin türlerinden hangisi-
               ne örnektir?

               A)  Anıya
               B)  Günlüğe
               C)  Biyografiye
               D) Otobiyografiye



                                                           OMAGE


           6.   Herhangi bir konuda bilgi vermek veya bir gerçeği
               savunmak için yazılan yazılara makale denir.

               Bu açıklamaya göre aşağıdakilerden hangisi
               bir makaleden alınmıştır?

               A)  Kazakistan uyrukluyum,  Türkiye’de beşinci senem.
                  Ege Üniversitesinin Türk Dünyası Araştırmaları Ensti-
                  tüsünde doktora yapmaktayım. Yüksek lisansım halk
                  bilimindeydi, doktorada  Türk dünyası edebiyatına   8.   Mesut Mutlu, eserlerinde eskimeye yüz tutmuş
                  geçtim.                                       Türkçe kelimeleri diriltmeye çalışan bir yazar. Bunu
               B)  Pazarlamanın temeli iktisat ve işletme bilimine   yazdığı tüm kitaplarının ön sözünde belirtmiş.
                  dayanmaktadır. 1930’lu yıllarda başlayan Büyük Dün-  “Her kitabım on kelimeyi yoğun bakımdan çıkarıp
                  ya Krizi ve İkinci Dünya Savaşı ile beraber gelişimi   gündelik  hayatımıza  katsa  bana  yeter.”  diyor.  İlk
                  oldukça etkilenen pazarlama, savaş sonrası yaşanan   kitabı “Anadolu’m”da 17 tane unutulmaya yüz tut-
                  kıtlık nedeniyle 1950’lerin başında hızlı bir biçimde   muş sözcük kullanmış. İkişer yıl arayla yazdığı  “Son
                  gelişmeye başlamıştır.                        Karar”,  “Hepsi Benim, Hepsi Milletimin”,  “Güzel

               C)  Yıllardır çoğu insanın çıkmasını istediği ve beklediği   Dilim” ve “Halkıma Son Yakarış” kitaplarında ise yir-
                  bir yasa var: Hayvan Hakları Yasası. Özellikle son iki   mişer unutulmuş kelimenin ele alındığını görüyo-
                  yıldır sürekli gündemde. Yasanın çıkmak üzere oldu-  ruz. Böylelikle  Mesut Mutlu toplam beş kitabında
                  ğu söyleniyor ancak bir türlü bu konuda sona geline-  doksan yedi kelimenin anlamını, kullanıldığı yöre-
                  miyor.                                        yi ve örnek cümle kullanımlarını vermiş.
               D) İnsan okuduklarıyla gelişir, yeni bakış açıları kazanır.   Bu metin aşağıdaki yazı türlerinden hangisine
                  Hayatını kitaba, ilme vakfetmiş insanlara bakınız.   aittir?
                  Hepsi okumanın feyzinden faydalanmış kimselerdir.
                  Bu kimseler olgun başaklar gibi daima vakurdurlar.   A)  Biyografi     B)  Hikâye
                  Yaşadıkları toplumda daima saygı görürler.
                                                                C)  Makale               D) Eleştiri

                                                        158
   153   154   155   156   157   158   159   160   161   162   163