Page 52 - 8og_tum_1_dnm
P. 52

2.
                         Söylentiye göre Sinan Paşa’nın askerleri bir gün çölde konaklamış. Ye-
                         mek pişirmek üzere hasır torbalar içindeki mısır pirinçlerini yere serdik-
                         leri büyük bir çadırın üstüne dökmüş ve taşlarını ayıklamaya başlamışlar.
                         Bu sırada bir fırtına çıkmış ve rüzgârın savurduğu bir kum bulutu pirinç-
                         lerin üstüne inerek ufak bir tümsek halinde yığılmış. Kumların altında
                         kalan pirinçlere bakakalan yeniçeriler arasından şakacı bir asker, arka-
                         daşlarına:

                         –Biz Allah’ın nimetini taşlı diye beğenmiyorduk, bizim gibi günahkâr
                         kullara üç beş taş az bile gelir. Asıl şimdi ayıklayın bakalım pirincin taşını.
                         Ulu Tanrımız, Kâbe’ye hücum eden fil sahiplerinin başına ebabil kuşla-
                         rından taş yağdırmıştı. Bizim başımıza da daha büyük taş yağdırmadan
                         hemen tövbe edelim.



              Bu metinde altı çizili deyimin anlamı aşağıdakilerden hangisidir?

              A)  Karmaşık bir işin içinden çıkamamak, çıkılması güç olmak
              B)  Bilmediği işlere, yetkisi dışındaki konulara karışmak
              C)  Bir işin içine hile hurda katmak
              D) Küçümsemek, kendini daha üstün görmek





          3.   Yaratıcılık; olmayan bir şeyi hayal edebilme, bir şeyi herkesten farklı yollarla yapabilme ve yeni fikirler geliş-
              tirebilme yeteneğidir. Başka bir deyişle yaratıcılık, herkesin gördüğü şeyi aynı görüp onunla ilgili farklı şeyler
              düşünebilmektir. Yaratıcılık, günlük olaylara ve nesnelere herkesten farklı bakabilmek ve farklı yaklaşım tarzı
              geliştirebilmektir.
              Buna göre aşağıdaki cümlelerin hangisi yaratıcılığa örnek gösterilemez?
              A)  Kemal Bey, bıçakla vida açmaya çalışmış fakat bir türlü başaramamıştır.
              B)  Elif, saçlarını toplamak için en yakınındaki aracın kalem olduğunu görmüş ve kalemi kullanmıştır.
              C)  Ayşe, sabah uyandığında gece pencereyi açık bıraktığını hatırlamış ve hemen pencereyi kapatmıştır.

              D) Anadolu’nun birçok yerinde su motorundan traktör kadar hız yapan “Tak Tak” adlı bir taşıma aracı geliştirilmiştir.





          4.   Sıfat fiiller, kendilerinden sonra gelen isimleri nitelemektedir. Yalnız bazı durumlarda kendilerinden sonra gelen
              isimler düşerek isim görevini de üstlenir. Bunlara adlaşmış sıfat fiil denir. Örneğin “Köyün ileri gelenleri toplantı
              yaptı.” cümlesinde “gelenleri” adlaşmış sıfat fiildir. Çünkü “ileri gelen kişiler” ifadesinde “kişiler” ismi düşmüştür.
              Buna göre aşağıdaki cümlelerin hangisinde adlaşmış sıfat fiile yer verilmiştir?
              A)  Sokak ortasında bağıran bu insanları anlamakta güçlük çekiyorum.
              B)  Kendini bilen biriyle dostluk etmeyi öğrenecek yaşı çoktan geçtin.

              C)  Sabahın erken saatlerinde gideceği yer için hazırlık yapıyordu.
              D) Hiç duyulmayanları eserine konu etmeyi başaran bir yazardı.



                                                        3
   47   48   49   50   51   52   53   54   55   56   57