Page 130 - og_7den_8e_Tur
P. 130
7'DEN 8'E 6. BÖLÜM
METİN TÜRLERİ
ETKİNLİK-1
Aşağıdaki metinlerin türlerini noktalı yerlere yazınız.
Bal, yüzyıllardır bağışıklık sistemini desteklemesi için kullanılan bir besin. Tatlı tadı ile gönüllere taht
kurmuş olan balı sen de seviyor musun? “Bal sevilmez mi?” dediğini duyar gibiyim. Balı lütfen sıcak
sütüne koyma! Çünkü balın pişmemesi gerekiyor. Kahvaltıda paketli sürülebilir çikolatalar yerine 1
tatlı kaşığı bal yemek; çok daha güzel gelecektir sana, eminim. Fakat şunu da unutma: Bal doğal bir
şeker olsa da yine de şekerdir. Tüketirken abartmamak gerekir. Bir de balın çok fazla çeşidi var: çiçek,
kestane, çam… Sevdiğin balı mutlaka bulursun.
Bu metnin türü ………………………… dır.
Budapeşte, Macaristan’nın başkenti. Avrupa’nın en çok turist alan şehirlerinden bir tanesi. Budapeş-
te’nin ortasından Tuna Nehri geçiyor ve şehri Buda ve Peşte olmak üzere ikiye bölüyor. 1873 yılında
bu iki şehir birleşip Budapeşte ismini almış. Buda kısmı daha tepelik iken Peşte kısmı daha düz. Buda
kısmında bulunan Gelbert Tepesi’nden hem Peşte’yi hem de Tuna Nehri’ni izleyebilirsiniz. Peşte kıs-
mında ise yürümenizi ve sokaklarında kaybolmanızı tavsiye ederim. Çünkü Budapeşte gibi şehirlerin
tadı, gizemi, büyüsü ancak onu adım adım keşfederek çıkar.
Bu metnin türü ………………………… dır.
Kocaman, ışıl ışıl caddeleri, kalabalık meydanları olan bir şehirden kaçan bir şair; otların bürüdü-
ğü, yıllardır kullanılmadığı için harabeye dönmüş bir değirmene yerleşir. Yabani otlarla kaplanmış
bahçeyi, çalışmaz durumda olan un değirmenini bilerek satın alır. Şair için sakin, sessiz ve doğanın
tazeliği içindeki bu değirmen, yazmak için en güzel yerdir. Fransız yazar Alphonse Daudet tarafın-
dan 1866 yılında yazılan bu kitaptan hala mis gibi çiçek kokuları ve keçilerin sesleri geliyor. Şehrin
gürültüsünü ve köyün sakinliğini her sayfada ayrı ayrı hissettiren yazar; değirmeni, ağaçları, yabani
otları, keçileri detaylı bir şekilde anlatıyor. Pek çok dile çevrilen bu kitabı, kalabalık şehirlerde oku-
yanlar da değirmeni düşlüyor.
Bu metnin türü ………………………… dır.
Hindistan’da küçük bir gölün kıyısında kocaman bir pelikan yaşarmış. Pelikan, ne kadar uğraşırsa
uğraşsın aynı anda birkaç balık yakalayamazmış. Balıklar küçük, pelikanın midesi büyükmüş. Balıklar
hızlı, pelikan yavaşmış. Düşünmüş, taşınmış ve balıkları kovalamak yerine onları izlemiş. Bir süre son-
ra balıkların kendi aralarında konuşmalarından bu gölde yaşamaktan mutlu olmadıklarını anlamış.
Bir gün balıkların onu görebilecekleri bir kayanın üzerine tünemiş ve onlara şöyle seslenmiş: “Sevgili
balık kardeşlerim, bu gölde yaşamaktan bıkmadınız mı? Sizi kışın suları yükselip ırmağa karışan daha
büyük bir göle taşıyabilirim…
Bu metnin türü ………………………… dır.
Curt Kosswing, Hamburg Üniversitesinde çalışmak üzere 1954 yılında Türkiye’den Almanya’ya dön-
dü. Eşi ve bilimsel araştırmalarda en büyük yardımcısı olan Leonore Kosswing ise Türkiye’de ça-
lışmaya devam etti. Böylece Curt Kosswing’in Türkiye ile ilişkisi hiç kesilmedi. 1969 yılında emekli
olduğunda tekrar Türkiye’ye yerleşti ve bilimsel araştırmalarını Erzurum Atatürk Üniversitesinde sür-
dürdü. Ömrünün sonuna kadar Türkiye’de zooloji (hayvan bilimi) biliminin gelişmesine katkı sundu.
Yaban hayatın ve hayvanların yaşam alanlarının korunması için çalışan Kosswing, İstanbul’da yaşa-
mını yitirdi.
Bu metnin türü ………………………… dır.
129