Page 97 - 8meta_ing
P. 97

FOLLOWING PHONE CONVERSATIONS

           ON THE PHONE                                                                            GRAMMAR – 1



                                           Following Phone Conversations

                                       (Telefon Konuşmalarını Takip Etme)



          Bu bölümde İngilizcede telefon konuşması yaparken kullanmamız gereken kalıpları öğreneceğiz. Konuya geçmeden önce hadi bazı
          kelimeleri hatırlayalım.

                                              Hatırlanması Gereken Kelimeler



          hold on     :  hatta beklemek                                             leave a message  :  mesaj bırakmak
          speak      :  konuşmak                                                    available         :  müsait
          hang on     :  hatta kalmak                                               get back          :  geri dönmek
          call       :  aramak                                                      now             :  şimdi
          hang up     :  telefonu kapatmak                                          call back          :  geri aramak
          repeat     :  tekrar etmek                                                at the moment      :   şimdi
          put through  :  aktarmak, bağlamak
          busy       :  meşgul

          Telefonda kendimizi tanıtırken aşağıdaki ifadeleri kullanabiliriz.
          This is Julia calling.        Arayan Julia.                Julia is speaking.            Julia konuşuyor.
          This is Julia.                Ben Julia.                   I’m Julia.                    Ben Julia.

          Birini telefona istediğimizde aşağıdaki ifadeleri kullanaibiliriz.

          Is Mia in?                Mia orda mı?                 Could I speak to Mia?     Mia ile konuşabilir miyim?
          May I speak to Mia?       Mia ile konuşabilir miyim?   I want to talk to Mia.    Mia ile konuşmak istiyorum.

          Birine mesaj bırakırken veya birinin mesajını alırken aşağıdaki ifadeleri kullanabiliriz.

          Would you like to leave a message?            Bir mesaj bırakmak ister misin?
          Can I take a message?                         Bir mesaj alabilir miyim?


          Ayrıca telefonda karşılaşabileceğimiz daha farklı durumlar içinde aşağıdaki ifadeleri kullanabiliriz.
          Can you hold on a moment, please?                    Bir dakika bekler misin, lütfen?
          Hang on a minute, please. I’ll get him.              Bir dakika hatta bekle, lütfen. Onu çağıracağım.
          Don’t hang up the phone, please.                     Telefonu kapatma, lütfen.

          I’m afraid he isn’t available now.                   Korkarım o şu an müsait değil.
          I’ll put you through the headmaster.                 Sizi müdüre aktaracağım.
          Can you tell her to call me as soon as possible?     En kısa zamanda beni aramasını söyler misin?
          I’ll call you later.                                 Seni daha sonra arayacağım.

          Could you repeat that, please?                       Tekrar eder misin, lütfen?
          It’s a bad line. Could you speak louder?             Hat kötü. Daha sesli konuşur musun?
          He will get back to you as soon as possible.         En kısa zamanda size geri dönecek.



                                                              97
   92   93   94   95   96   97   98   99   100   101   102