Page 119 - 8ogparag_sb
P. 119

METİN TÜRLERİ | DÜŞÜNCE YAZILARI                                        TEST – 2


          1.
                       Duygu ve düşünce eserlerini yapı ve içerik yönünden açıklayan; onların başarılı, başa-
                       rısız yönlerini gösteren yazılara eleştiri denir.



                       Yazarın herhangi bir konuda görüş ve düşüncelerini kanıtlama amacı taşımadan sami-
                       mi ve dille anlattığı yazı türüne deneme denir.



                       Günlük olayların yazarın özel görüşüyle kanıtlamadan yazıldığı kısa ve günübirlik yazı-
                       lara fıkra denir.


              Bu bilgilerle verilen metinler eşleştirildiğinde aşağıdakilerin hangisi dışta kalır?
              A)  Asık suratlı insanlardan hoşlanır mısınız desem tabi ki bana gülersiniz. Zaten ben de biraz gülmeniz için söze böyle baş-
                ladım. Güler yüze ve gülmeye dair olan bu konuşmayı asık suratla dinlemenizi istemem. Konuşurken söze başladığınız
                sırada karşıdakinin kaşlarını çattığını görürseniz konuşma hevesimiz kırılır.
              B)  Biz, aslında düşündüğümüzden daha varlıklıyızdır ama bize her şeyi başkalarından almaya, dilenmeye alıştırıyorlar. Ken-
                dimizden çok başkalarından faydalanacak şekilde yetiştiriyorlar bizi.
              C)  Yakup Kadri'nin 1922'de yayımlanan Yaban romanı, yazarın en beğenilmiş ve en çok okunmuş yapıtıdır. Bunda konusu-
                nun 1930’lu yılların toplumsal düşüncelerine denk düşmesi kadar yazarın öteki yapıtlarına göre daha basit, okunması
                daha kolay olması da etkili olmuştur.
              D) Tarih; bize öngörülemez biçimde yeni hastalıkların ortaya çıkabileceğini, eski hastalıkların ise yeniden belirebileceği-
                ni göstermektedir. İnsanların ve malların küresel düzeydeki hızlı hareketi, bugün bulaşıcı hastalıkların eşi görülmemiş
                oranlarda ve dünya ölçeğinde yayılması ve sağlık sistemlerinin de bu duruma zamanında yanıt vermekte zorlanması
                anlamına gelmektedir. Bu nedenle bu gibi salgınların ve pandemilerin hızla saptanması ve uygun yanıtların geliştirilme-
                si, ülkeler arasında etkili bir iletişim gerekmektedir.





          2.
                   Serbest şiir, serbest şiir deyip duruyorsunuz. Söyler misiniz, nedir bu serbest şiir? Şiir, herhangi bir
                   duygu veya düşüncenin, belirli kalıplar dahilinde, coşkulu bir dille anlatıldığı yazı türüdür. O zaman
                   nerede kaldı o belli kalıplar? Bir şiiri şiir yapan, bahsettiğimiz bu belirli kalıplardır. Yani kâfiyedir,
                   rediftir, hece ölçüsüdür, aruzdur… Siz, tüm bu unsurları kullanmadan şiir oluşturduğunuzu mu
                   düşünüyorsunuz? Sizin yazdıklarınız bu hâliyle şiir değil, düzyazı örnekleridir. Şiir dediğiniz, oku-
                   yunca veya dinleyince insanı mest etmeli; kafada bir musiki ezgisi bırakmalı, sözcükler şöyle akıp
                   gitmeli. Şimdiki şiirlere bakıyorum da şiir demeye bin şahit lazım. Bir dizesi kısa, birisi uzun, ölçüden
                   eser yok. Kafiye, redif desen ara ki bulasın. Sonra da buna şiir deniliyor. Şiir yazacaksanız şayet, kafi-
                   yeli, redifli, ölçülü bir şekilde yazın.

              Bu metnin türü için aşağıdakilerden hangisi söylenebilir?

              A)  Yazar bilimsel bir konudaki görüşlerini ispat etmeye çalıştığı için metnin türü makaledir.
              B)  Karşısındaki biriyle edebi bir sohbet havası olduğu için metnin türü söyleşidir.
              C)  Metinde yazar kendi görüşlerini ispat etmeden anlattığı için deneme türüdür.

              D) Yazar, metinde güncel konulardan bahsettiği için metnin türü köşe yazısıdır.


                                                       119
   114   115   116   117   118   119   120   121   122   123   124